Suruç'ta, Diyarbakır'da ve Ankara'da hemen hemen peş-peşe yaptılar bu katliamı. Ve size and olsun ki, başka bir dünyanın mümkün olduğunu göstermek adına, bütün varlığımızla birlikte mücadele etmeye, ve bunların hesabını ve devrimini yapacak olan devrimci partiyi kuracağımıza and içeriz.
Devlet'in bu yaptığı ne ilk ne de sondur. Ancak biz korkmadan ve yılmadan her alanda mücadelemizin sesini yükseltmeye ve adınızı göklere ulaştırmaya çalışacağız.
Devlet'in zorbalıkları hiçbir koşulda hiçbir devrimciyi sekteye uğratmamalı ve var gücüyle bunların hesabını verdireceği güne koşmalıdır.
Devrim bir maratondur sonunda ezilenlerin kazandığı.
Devlet'in yaptığı bu katliam, muhtemelen Suruç olayı gibi askıya alınacak ve hiçbir şekilde yapanlar ortaya çıkmayacak ve istifalardan bahsedilmeyecek. Ama inanın güzel gözlü insanlar, biz yılmadan her koşulda ve her durumda devleti sıkıştıracak ve onları suçlamaya ve aynalara bakmaları gerektiğini söyleyeceğiz.
Ve Yılmaz Odabaşı'nın şiirine ithafen;
Kan sıçrattınız sabahın seherine, boğulacaksınız... boğulacaksınız!
DÖRDÜNCÜ BLOK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder